16 Ekim 2008 Perşembe

Yargıları Şişelemek

Yargıları Şişelemek
Küskünlükler genellikle bir yargıyla başlar: "Kız kardeşim eşeğin teki, her zaman odayı dağınık bırakıyor"; "Annem beni asla öteki çocuklar gibi uyandırmıyor"; "Babam bizi düşünmüyor, yaptığı tek şey futbol oynamak". Aile yaşamı "kötü" ya da "yanlış" türünden yargılar içerdiği zaman gücenme meydana gelir. Kızdığınız bir aile ferdine bir hükmü ilan etmek yerine, bunu bir kâğıda yazın ve bir şişeye koyun (herkes aynı şişeyi kullanabilir). Ağzı dar bir şişe en iyisidir, çünkü o zaman yargılarınızı dışarı çıkartamazsınız. Yargınızı şişenin içine koyarken, bunu düşünmek üzere bir kenara koyduğunuzu farz edin. Genellikle birkaç gün içinde aklınıza başka bir gerçek gelir ve vardığınız hükme farklı bir açıdan bakarsınız. Yargınızla ilgili olarak bir hafta sonra gene aynı şeyi düşünüyorsanız, özenli bir şekilde hakkında hüküm verdiğiniz kişiyle konuşun.

Gerçek Çanı

Gerçek Çanı

Kendinize karşı dürüst olmak zihninizi bazı şeyler hakkında neler hissettiğinize açmaktır. Bir şey gerçekse, "Öyle mi!" duygusuna yol açar. Kimi zaman bu "Öyle mi!" biraz acıtır ya da davranışınızı değiştirmeniz gerektiğini düşündürür; bu iyidir. Şimdi oynayacağımız oyun gerçeğin çanını duymanın ne anlama geldiğini gösterecektir. Bir çan ve kartlar edinin. Her kartın üzerine şunları yazın:
• Aileme yeteri kadar zaman ayırmıyorum.
• Dikkate alınmadığımı sanıyorum.
• Evdeki ihtiyaçlarım karşılanıyor.
• Kendimden hoşnutum.
• Aileme daha fazla katkıda bulunmak isti¬
yorum.
• Kimi zaman herkesten kaçmak istiyorum.
yor.


• Burada kendimi önemli hissetmiyorum.
• Gerektiği kadar birlikte olamıyoruz.
• Burada beni kimse ciddiye almıyor.
• Ailemizin durumu sürekli iyiye gidiyor.
• Daha sık bir araya gelmeliyiz.
Siz de farklı durumları düşünüp bunları kartlara yazabilirsiniz. Kartları ters çevirin. Herkes bir kart seçsin ve yüksek sesle okusun. Biraz durup gerçeğin "Öyle mi!" çanının çalıp çalmadığını düşünsün. Çan herkesin ulaşabildiği bir yerde dursun. Gerçeğin çanının çaldığını düşünen kişi uzanıp çanı çalsın. Oyun bittikten sonra daha önce farkına varılmamış olan bazı duygulan fark etmenin nasıl bir şey olduğu üzerine konuşun.

Gerçek Duyguları Ön Plana Çıkarma

Gerçek Duyguları Ön Plana Çıkarma

Bir şey hakkında hüküm vermekle duygulan ifade etmek arasında fark vardır. Gerçek duygular ifade edildiğinde genellikle, "sevdim", "sevmedim", "istiyorum" veya "istemiyorum" gibi sözcükler kullanılır. Bir hüküm, bir şeyin iyi ya da kötü olduğunu belirtir. "Yemek berbattı" bir yargıdır.

"Bezelyeyi sevmiyorum" bir gerçek duygudur. İnsanlar gerçek duygularını birbiriyle paylaştığında kendilerini daha yakın hissedebilir, çünkü duygular yüreğin içindeki-ni ortaya koyar. İnsanlar hüküm verdiğinde bu yakınlık kaybolur, çünkü yargı o kişinin dışındaki bir şeyi ifade eder. Bir şeyi dürüstlükle söylemek istediğimizde, bunu yargı yerine duyguyla ifade etmek önemlidir.

Herkesi toplayın ve şu oyunu oynayın: Konuşmak üzere bir konu seçin. Eviniz içerden ve dışardan nasıl görünüyor? Herkes "seviyorum", "sevmiyorum", "istiyorum" ya da "istemiyorum" diyerek gerçek duygularını paylaşsın. Bir süre sonra hükümler vererek sohbeti herkese yöneltin. Bu iki iletişim tipi arasındaki ses tonu farkı üzerine konuşun. Bundan sonra herkes birbiriyle iletişim kurduğunda hüküm vermek yerine gerçek duygularını ifade etmeyi denesin.

Çocuğun Gerçeği Utanç Vericiyse

Çocuğun Gerçeği Utanç Vericiyse
Anne ve babaların çoğu saçı yeşil boyalı kişiyi sessizce süzen, birisine "Neden bu kadar şişmansın?" diye soran ya da "O adam çirkin" diyerek gerçeği söyleyen çocuklarının yarattığı utancı yaşamıştır. Çocuklar bunu doğallıkla yapar ve yetişkinlere oranla gerçekle daha fazla uyum içindedir ve gerçeği daha fazla merak eder. Bu nedenle kendilerini kötü hissetmemeleri gerekir. Bu çocuğun dünyayı gözlemleme ve öğrenme tarzıdır. Oturup çocuğunuza küçükken anne ve babanızın utanmasına neden olan anılarınızı anlatın. Size bu öyküler hakkında sorular sorsun; ne kadar dürüstlükle yanıt verdiğinizi tespit edeceksiniz. Bu hikâyelere dayanarak, yapılan yorumlar sonucunda o kişilerin neler hissedebileceklerini tartışın. Son olarak ona, düşündüğü her şeyle ilgili dürüst olması gerektiğini, ancak bir başkasını incitmemek için bunu yüksek sesle veya o kişinin önünde ifade etmemeye dikkat etmesi gerektiğini söyleyin.

Olduğu Gibi Anlatmak

Olduğu Gibi Anlatmak
Çocuklar bir şeyi anlatırken allayıp pullamaya bayılır. "O kötü kız defterimi karaladı" (gerçekte kızın kalemi kazara sayfaya dokunmuştur); "Beslenme çantamda ne varsa, hepsini o yedi" (gerçekte artanları yemiştir); "Sınıfın en aptalı benim" (gerçekte sadece sınavdan en iyi notu ala¬mamıştır). Çocuğunuza bir şeyi olduğu gibi anlatmakla allayıp pullamak arasındaki farkı göstermek için onunla Şip Şak oyununu oynayın. Zihnimiz gün boyunca bir dizi durumun fotoğrafını çeker. Gözler mahsuscuktan kamera olsun. Evdeki herhangi bir şeye bakın ve sonra göz kırpın. Herkes Şip Şak'ını mümkün olduğu kadar olduğu gibi anlatsın; sonra da allayıp pullasın. Evdeki herhangi bir şeyle ilgili Şip Şak üzerinde konuştuktan sonra herkesten o gün okulda ya da işte olup bitenlerden akıllarında kalan bir şeyi aktarmasını isteyin. Artık çocuğunuz size biraz abartılı gelen bir hikâyeyle geldiğinde, bunun bir Şip Şak'ı bulunup bulunmadığını sorabilirsiniz.

Dürüstlüğü Ödüllendirin

Dürüstlüğü Ödüllendirin
Çocuk size yanlış yaptığı bir şeyi aktardığında dürüstlüğü nasıl ödüllendirirsiniz? Çoğu kez anne ve babalar dürüst davrandığı için çocuğu övdükten sonra bir ceza verir. Bu çocuğu bir dahaki sefere cezadan kurtulmak için doğruyu söylememeye yöneltir. Önemli olan çocuklara yaptıkları şeylerin sorumluluğunu üstlenmeyi öğretmektir. Bu, size doğruyu söyledikten sonra onları yaptıkları şeyi düzeltmek için neler yapabileceklerini düşünmeye sevk etmek anlamına gelir. Dürüstlükle yapılan itiraflardan sonra şunun gibi bir şey söyleyin: "Bana doğruyu söyleyebildiğin için memnun oldum. Durumu düzeltmek için neler yapabileceğinle ilgili biraz düşün."

Doğruyu Söylemek

Doğruyu Söylemek
Güvene giden yol gerçeğin tırabzanlanyla döşenir. Güven oluşturmanın tek yolu dürüst olmaktır. Başka yol yoktur. Aile düzeninin bu dürüstlük ortamında işlemesi, aile fertlerinin birbirine güvenmesi anlamına gelir. Gerçek söylendiği ve sevgi değişmez kaldığı zaman güven oluşur. Bir aile dürüstlüğe değer veriyorsa, her aile ferdi, bütün olarak ailenin kendisini desteklediğine güvenerek hayatındaki gerçekleri ifade edebilir.
"Gerçeğe sadece akıl yoluyla değil, gönül yoluyla da ulaşabiliriz."
—Blaise Pascal

Gece Dışarda Uyumak

Gece Dışarda Uyumak
Dışarı çıkıp daha önce hiç yapılmamış bir şeyi yapma cesareti ürkütücü görünebilir. Eğer çocuk hiçbir zaman korkularıyla karşı karşıya kalma fırsatını bulamamışsa, cesur olmayı öğrenemez. Eğlenceli bir şekilde karanlıktan korkmak, geceyi dışarda geçirmek ve evden uzak olmak gibi alışılmış korkulan yenmek için bir yöntem önere¬lim. Çocuğunuzla birlikte müsait bir yerde geceyi dışarda geçirin. Hiçbir kamping edevatı almayın; sadece yere bir battaniye serin ve üzerine uyku tulumunu koyun. Gecenin seslerini dinleyin, gece havasını içinize çekin, yıldızlardan isteklerde bulu¬nun ve çiğ taneleriyle uyanmanın neşesini yaşayın. Çocuğunuzun vahşi ortamda ne kadar cesur olduğunu herkese anlatarak olayı büyütün.

Korkularla Yüzleşmek

Korkularla Yüzleşmek

Çocuklar; karanlık, hayaletler, yalnız kalmak, hırsızlar, şimşekli sağnak gibi pek çok şeyden
korkar. Etraf karanlık ve aklınız hareket
halindeyken cesur olmak kolay değildir.
Çocuğunuzu cesur olmaya teşvik etmede bazı
önerilerde bulunalım:
• Karanlıkta oyun oynayın. Çocuğunuza bir
kâğıt verin ve ışıklar kapalıyken bir şeyler
çizsin. Onlarla aynı odada oturun ve her
resim bittikten sonra ışığı açın. Komik re¬
simlere bakarak birlikte gülün.
• Karanlıkta "elim sende" oynayın. Kurallar
basit olmalı ve kimse yaralanmamalı.

Mobilyaları çekerek serbest alan yaratın.
Bu elbette yavaş oynanmalıdır ve herkes
ellerini uzatarak birisine dokunmaya
çalışacaktır.
Işıklan kapatın ve çocuğunuz karanlıkta
topladığınız nesnelere dokunarak ne
olduklannı bilmeye çalışsın.
Çocuğunuzu kötü hayaletlerden koruyacak
bir iyi hayalet resmi çizin. "Hayaletler
giremez" notunu yazıp kapıya asmak da
işe yarar.
Fırtına çıktığında, fırtına olun. Rüzgâr gib
uluyun, şimşek gibi haykırın ve yağmur
gibi tepinin.

Yapabilirmiş Gibi Davranın

Yapabilirmiş Gibi Davranın
Bir şey yapmaktan ya da birisiyle karşı karşıya gelmekten kork¬manın bir kısmı, bunu yapamayacağınız duygusuyla bağlıdır. Çocuğunuza, olayı nasıl gözünde canlandırabileceğine yardımcı olarak korkuyu yenmede destek verin.
Çocuğunuza gözünde canlandırma tekniğini şöyle anlatacaksınız: Çocuğunuzu oturtun; gözlerini kapatsın. Korktukları durumu ele alın ve zihinlerinde kendilerini bu olayın içindeymiş gibi tasavvur etsinler. Kendilerini bütün kelimeleri ve bütün hareketleri gerçek¬leştirirken görmeliler. O zaman sonuçla nasıl baş edeceklerini de göreceklerdir. Bu senaryoyu akıllarından istedikleri kadar geçirsinler. Eğer göz önüne getirmekte zorlanırlarsa, olayı akıllarından geçirmeye çalışırlarken, siz bazı göz önüne getirme halleri önerin. Durumu birkaç kez göz önüne getirdikten sonra ne düşündüklerini sorun. Birlikte en az beş kere tekrarlayın: "Bunu yapabilirim."

Cesaret Nişanı

Cesaret Nişanı
Arkadaşları kötü davranışlara teşvik ettiğinde kendisine sadık kalmak çocuk açısından cesaret işidir. Zaman ayırın ve çocuğunuzla birlikte bir cesaret nişanı hazırlayın. Bu çocuğunuzu ödüllendirmek için bir toplu iğne, kılıf, bayrak, vazo veya herhangi bir şey olabilir. Cesaret nişanını yaparken, onunla herkesle birlikte yürümenin ne kadar kolay, akıntıya kürek çek¬menin ne kadar zor olduğunu konuşun. Çocuğunuz küçükken başkalarına ilgi gösterdiğinde onu övmekle başlayın. Okulun kabadayısıyla ya da sınıftaki acaip çocukla ilgili şeyler duyduğunuzda, o kişi olmanın nasıl bir duygu olduğu üzerine konuşun. Çocuğunuzu cesur davranışlarını size anlatmaya teşvik edin. Sonra ailecek bir tören düzenleyerek yaptığınız cesaret nişanını çocuğa verin. Çocuk bu nişanı, ailede bir başkası cesurca bir iş yapıncaya kadar taşıyacaktır. O zaman yapılacak törende nişan eski sahibi tarafından yeni sahibine takılacaktır.

Cesaret Nedir?

Cesaret Nedir?
Cesaretin ne olduğuna dair çocukların kafası karışık olabilir. Bunun okulun kabadayısıyla kavga etmek, arkadaşlarının söylediği tehlikeli bir şeyi yapmak ya da bir uçurumdan suya atlamak anlamına geldiğini sanabilirler. Herhangi birisi onlara çelimsiz, korkak tavşan der demez, hemen cesaretleri¬ni ortaya koymaları gerektiğini düşünürler. Yetişkinler, bunun cesaretle ilgisi olmadığını bilir. Cesaret, iyi bir şey için makul riskler üstlenmek, inanılan bir şeyin arkasında durmak, başkalarının hakkını savunmak ve başkalarının görüşü ne olursa olsun kendin olmaktır. Çocuğunuza tanıdığınız cesur insanları ve hayatınızda kendinizi cesur his¬settiğiniz dönemleri anlatın. Cesareti anlatmak için birlikte bir resim yapın ya da bir kitapçık hazırlayın. Çocuğunuz ne zaman cesurca bir şey yaparsa, bunu fark ve takdir ettiğinizi belirtin.

Cesaret

Cesaret
Gerçekten kendiniz olmak, genel görüşe karşı çıkmak ya da bir davayı savun¬mak büyük cesaret işidir. Korkuyla yüzleşmek büyük cesaret ister. Cesaretin büyük bir maharet olması gerekmez; sadece hayır demek kadar basit olabilir. Bir çocuk yapmaktan korktuğu şeylerle karşı karşıya gelerek ve bunları hazmederek cesur olmayı öğrenir. İnandığı bir şeyi yapmak için bir adım ileri gitmesi gerektiğini öğrendiğinde, korksa bile, cesaretin nasıl bir duygu olduğunu kavrayacaktır.
"Cesur olmadığınız zaman yapabileceğiniz en cesurca iş, cesur olduğunuzu iddia etmek ve böyle davranmaktır."

Komşularınızı Tanıyın

Komşularınızı Tanıyın

Birliktelik oluşturmak gerçekten de herkesin
birbirine ilgi göstermesiyle başlar.
Dostlukların başlaması için çevrenize
ulaşmanın birçok yöntemi vardır. Bir kere bir
araya geldikten sonra çocuk bakımı, otopark
ya da acil yardım gibi konularda birbirinize
yardımcı olmanız mümkün olur.
Komşularınızı tanımak için bazı önerilerde
bulunalım:
• Bir komşular eğlencesi düzenleyin. Herkesin posta kutusuna veya kapı altına bir not bırakarak eğlenceye davet edin. Gelenler bir tabak yiyecek getirsin. Bu eğlence bir evde olabileceği gibi, bahçede, sokakta ya da bir parkta da olabilir. • Çocukların okuldan alınması hizmetini başlatın. Okul sonrasında hangi annelerin
Çocuğunuz

büyümüşse, ama siz o saatte evde değil-seniz, bir komşuya telefon ederek eve geldiğini bildirsin. Yaratıcı başka yöntem-ler geliştirin ve birbirinizle dayanışma gös-terin.
Musluk tamiri, bilgisayar, marangozluk gibi özel beceriler konusunda yardımlaşma programlan düzenleyin. Birbirinize para vermek yerine, özel beceri saatleri sunun. Hiçbiri olmazsa, komşularınızı tanımış ve onlara hangi hizmeti verebileceğinizi duyurmuş olursunuz. Mahalle veya site bülteni çıkarın. Başlangıç için bir sayfa yeterlidir. Doğum günlerini, ölümleri, doğumları ilan edin. Çocuklar da katkıda bulunabilir. Bu bül¬tende mahallenizdeki trafik sorunlarım, bahçe düzenini veya komşular eğlencesi

Arkadaşı

Arkadaşı
Çocuklar sık sık başka ülkelerde yaşayan çocuklarla mektuplaşmak ister. Okulda neler yaptıkları, aileleriyle birlikte nasıl yaşadıkları, hangi yemekleri yediklerini öğrenmek ilginçtir.
Başka bir ülkeden çocuklarla arkadaşlık etmek
çocuğunuza düşünceler, değerler ve duygular söz
konusu olduğunda insanların ne kadar çok birbirine
benzediğini öğretir. Mektup arkadaşı bulmak için
değişik kurumlardan destek alabilirsiniz.

Birlikte Gazete Okumak

Birlikte Gazete Okumak

Her gün birlikte okumak için uygun bir gazete makalesi bulun ve kesin. Aile yaşamı, dünya olayları, politika, güzel sanat¬lar ve insanlar hakkında sık sık ilginç yazılar çıkar. Bu, dünyada olup bitenler, başka insanların hayatı ve yeni şeyler öğrenmek açısından kişisel ilgi yaratır. Bu, çocuğunuza size soru sorma, size de çocuğunuzun görüşlerini öğrenme fırsatı verir. Çocuğunuz çok küçükse, makaleyi onun anlayacağı bir dille özetleyin. Çocuğunuz gazeteyi kendi okuyabilecek yaştaysa, ailecek okunup tartışılacak yazıyı seçme görevini ona verin.

Çevreyi Korumak

Çevreyi Korumak
Kendine ve başkalanna ilgi göstermenin bir parçası da doğaya ilgi duymaktır. Yağmur ormanları tükenmiş bir dünyada yaşayacak olan, ne de olsa bizim torunlarımızdır. Doğaya özen göstermeleri ve yeryüzünün güzelliği ve sağlığı için bir şeyler yap¬maları için çocuklarınıza çevre sorunları hakkında bilgi verin. Yeryüzünden sorumlu olduklarını anladıklarında çocuklar ciddi çevre koruyucuları kesilir. Kutuları, gazeteleri, camlan toplamak hoşlarına gider. Atıkları değerlendirmek henüz ailenize girme-mişse, tam zamanı! Belediyelerin atıkları ayrı ayrı toplamaları için çaba sarfedin.

Gönüllü Olma

Gönüllü Olma

Ailenin dışındaki insanlara ilgi göstermek çocuklara merhamet ve empatiyle ilgili çok şey öğretir. Çocuğun farklı insan tipleri ve yaşam tarzlarıyla ilgili anlayışını genişletir. Hayatını başkalarına yardım ederek yaşayan bir insan yaratır. Aileye yakınlık yaratan bir amaç duygusu sağlar. Ailelerin gönüllü olarak birlikte yapacakları birçok şey vardır. Ailecek neye ilgi duyduğunuzu görüşün ve bölgenizde bulunan yardım kuruluşlarından bilgi alın. Bazı önerilerde bulunalım:
• Bir yaşlıyı evlat edinin. Yaşlı bir komşunuzun ya da huzurevindeki bir yaşlının yakınlarda ailesi olmayabilir. • Bir aileyi evlat edinin. Bölgenizdeki yoksul bir aileye ayda bir yiyecek ve giyecek yardımı yapın veya bayram-


• Özürlü veya engelli bir kişiyi evlat edinin.
Onu aile gezmelerinize veya haftada bir
yemeğe davet edin.
• Evinden çıkamayanlar için kütüphaneler¬
den kitap alma - götürme işini üstlenin.
• Aşevlerinde servis yapın.
• Ailecek önemli gördüğünüz bir konuyu
yetkili mercilere yazın.
• Temizlenecek bir kamu alanı saptayın
veya mahallenizde temizlik yapın.
• Bir huzurevini veya hastaneyi düzenli
ziyaret edin.
Çocuklar yukarıdaki öneriler karşısında ilk önce ürkecektir, ancak bir kez insanlara yardım etmeye başladıklarında bundan haz duyacaklardır.

Bir Çocuk, Bir Çiçek

Bir Çocuk, Bir Çiçek

Var olmasını istediğimiz dünya çocuklarımızın zih-ninde oluşturulmalıdır. Çiçekler hayatın güzel ve umut dolu simgeleridir. Bundan sonra bir yerlerde sürüp giden savaş, kazaya uğrayan bir okul otobüsü veya kanserden ölen bir çocuk gibi hüzünlü bir haber okuduğunuzda bir çiçek edinin. Bunu kaybe-dilenin anısına bahçeye, okula ya da parka dikin. Çocuklarınıza bunun ne kadar acı olduğunu ve aynı şey kendi ortamlarında olsaydı, nelerin olacağını tasavvur etmelerini söyleyin. Siz çiçek diker ve bakarken ölen çocukları düşünsünler. Belki de bir şiir yazıp, bunu çiçeğin dibine koymak isteyecek-lerdir. Onlara, dünya gailesi ne kadar büyük olursa olsun, olup bitenlere ilgi gösterme hissiyatı kazandırın.

Birliktelik Oluşturmak

Birliktelik Oluşturmak
İlgi gösteren tek bir kişinin yarattığı etkiyi hiçbir zaman küçümsemeyin. Çocuklarımıza bir fark yaratabileceklerini öğretmemiz gerekiyor. Üzüntülü birine gülümsediklerinde, açlık çekeni fark ettiklerinde ya da yeni komşuya el uzattıklarında dünyamıza iyiîik katarlar. Her iyilik tohumu büyük bir fark yaratır. Var olmasını istediğimiz dünya çocuklarımızın zihninde oluşturul¬malıdır.

Sportmenlik Ruhu

Sportmenlik Ruhu
Çocuğunuza sportmenlik ruhunu öğretmek için eğlenceli bir oyundan daha iyi bir yöntem ola¬maz. Bu oyunda kaybeden zavallı bir yenilen ile sportmenlik arasında bir seçim yapacaktır. Eğlenceli yanı bunun oynanmasıdır. Zavallı bir yenilen bağınr, ağlar, ayaklarını yere vurur ve intikam tehditleri savurur. Sportmen ise kazananın ustalığını ifade eder, kazananın elini sıkar ve yaptığı şeyden mutlu bir şekilde nazikçe gülümser. Sportmen, kazansa da büyük tantanalarla kutlamaz, kaybederse de yüksek sesle şikâyet etmez. Oyun kaybedilince suçu başkasının üzerine atmaz. Bunu kızma birader oynayarak deneyin. Oynamayanlar, seyretsin. Seyirciler mızıkçılık yapılınca yuhalayıp ıslık çalarak, sportmenlik gös¬terildiğinde bravo diyerek, tempo tutarak ve alkışlayarak oyuna katılır.

Misafircilik Oyunu

Misafircilik Oyunu
Evinize gelen misafirler çocuklarınız için terbiyeli davranışlarını uygulamak açısından neşeli bir vesiledir. Akşam yemeğinden birkaç gün önce bu egzersizi yapın. Aile fertlerinden bir ikisi misafir olsun. Oyun oynayarak ve talimatlar vererek misafirin karşılanması, misafirin ceket ve şapkasının alınması, tanıştırma, yemekten önce soğuk bir şeyler içme ve sohbet etme, misafiri yemek masasına davet etme, oturmasına yardım etme, yemek servisi, sofra adabının uygulan¬ması ve sohbet, yemek masasından kalkış ve yemek sonrası sohbet mahalline gidiş ve nihayet misafirin uğurlanmasını çalışın. Yorumlar yapın ve bütün bu olay esnasındaki davranış ve konuşmalarla ilgili görüşlerinizi söyleyin. Herkes bu davranışları benimsediğinde, rahatlıkla misafir çağırabilirsiniz.

Kiminle Yaşamak İstersin?

Kiminle Yaşamak İstersin?
Paylaşılan bir mekânda birlikte yaşayan ailelerde herkesin onayladığı önden buyur etmek, kirletilen yeri silmek, iş bit¬tikten sonra tuvalet kapağını indirmek, diş macunu kapağını kapatmak, boş kutuları buzdolabına geri koymak yerine çöpe atmak gibi kabul edilebilir davranışlar söz konusudur. Herkesi bir araya toplayın. Birlikte yaşamak istediği insanın özellikleriyle ilgili bir gazete ilanı yazsınlar. Örneğin şöyle başlanabilir: "... özelliklerine sahip bir ev arkadaşı aranıyor." Bittikten sonra herkes yazdığını yüksek sesle okusun.

Teşekkür Notları

Teşekkür Notları
Dostlar ve aile fertleri hediye verdikleri veya bir iyilikte bulunduktan çocuktan teşekkür notu aldıklarında çok memnun olacaklardır. İçinde kartlar, pullar, zarflar, kâğıt ve kalem bulunan bir sepeti yazmak isteyenlerin erişebileceği bir yere koymak neşe kaynağıdır. Bir doğum günü partisinden veya tatilden sonra çocuğunuzla birlikte belli bir saatte oturun ve ona yardım edin. İki ya da üç cümleden fazla olmaması gereken teşekkür notlan hakkında hatırlanması gereken birkaç nokta vardır: Teşekkür notu hediyenin alınmasından sonra bir hafta içinde gönderilmelidir. Hediyenin ne olduğu ve niçin beğenildiği belirtilmelidir. Eğer para gönderilmişse, bunun¬la ne alındığı anlatılmalıdır. Çocuğunuz teşekkür notu yazamayacak kadar küçükse, bu notu size dikte ettirsin ve bir resim yapsın. Bilgisayar çıkışlı notlar ancak
kişiselleştirilirse iyi etki yapar. Çocuğunuzun kişiliğini yansıtmak için en iyisi elle yazılmış kartlardır.

Arkadaş Oyun Oynamaya Geldiğinde

Arkadaş Oyun Oynamaya Geldiğinde

Çocuklarınız daha küçücükken arkadaşları eve oynamaya geldiğinde veya onlar başkasının evine oynamaya gittiğinde nasıl davranılması gerektiği konusunda konuşmaya başlamalısınız. Çocuğunuz üç yaşındayken arkadaşını kapıda nasıl karşılayacağınızı ve yapılacak ilk şeyi arkadaşının seçmesi gerek¬tiği üzerine konuşabilirsiniz. Çocuk için arka¬daşını öne geçirmek zordur, ancak bu eve gelen misafirle ilgili bir kuraldır. Konuşabileceğiniz diğer konular şunlardır:

Davet edilmeyi beklemek; gidilen evin kural¬larına uymak; başkasının evindeyken yardım etmek; faaliyet seçiminde işbirliği yapmak; sizi davet eden çocukla oynamak; sizinle aynı şeyi yapmak istemeyen misafiri dikkate almak; size ait olmayan bir şeyi almadan önce sormak; alınan her şeyi tekrar yerine koymak; ve sizi oynamaya davet eden ev sahiplerine teşekkür etmek. Yetişkinlerin terbiyeli çocuk¬lardan hoşlandıklarını ve böyle çocukları tekrar davet ettiklerini sürekli tekrarlayın.

Kabalığın Farkına Varmak

Kabalığın Farkına Varmak
Bir topluluk içine girdiğinizde birbirlerine karşı düşünce¬siz ve saygısız olan insanların; kapıdan geçerken birisini itmek, bir şey alındığında teşekkür etmemek, yüksek sesle kavga etmek, servis talep etmek gibi kaba davranışlarına tanık olursunuz. Kabalık üzerine bilgi toplamak üzere ailecek gezmeye gidin. Kabalık yapan birisine tanık olduğunuzda bunu çocuklarınıza gösterin ve bunun niçin kaba bir davranış olduğunu izah edin. Bu davranışı gös¬terirken ve izah ederken kendiniz kaba davranmamaya özellikle dikkat edin. Tanık olunan kaba davranışları tek tek kartlara yazsınlar. Eve döndükten sonra kartları yazılı yüzleri kapalı şekilde masaya koyun. Kartı yazan, tanık olunan kaba davranışın ayrıntılarını aktarsın, isteniyorsa, olay bir piyes olarak da canlandırılabilir; ancak bu kez kaba davranışın yerini kibar davranış almalıdır.

Övülmek ve Övmek

Övülmek ve Övmek
Çocuğunuza başkalarmdaki iyi giyinmiş olmak, güzel bir gülümseme, tastamam yerine getirilmiş bir iş vb. gibi güzel şeyleri görmeyi öğretin. Hoş bir iltifat almayı herkes takdir eder. Çocuğunuzla oturup öğretmenle, kardeşiyle, anne ve babayla ya da bir arkadaşla ilgili bir övgü düşünün. Herhangi birisine güzel bir düşünceyi iletme ve o kişinin nasıl tepki gösterdiğini bildirme konusunda onu teşvik edin. Övgü karşısındaki yanıtı her zaman "Çok teşekkür ederim" olmalıdır. Kendinizle ilgili bahane uydurmak ya da yanıt olarak olumsuz şeyler söylemek kabalıktır. Övgüyü nazikçe koca¬man bir gülümsemeyle kabul edin.

Telefon Konuşması

Telefon Konuşması
Telefonda nasıl konuşulacağının öğretilmesiyle ilgili en güzel yöntem bir teyple ya da fişi takılı olmayan bir telefonla oyun oynayarak egzersiz yapılmasıdır. Çocuklar bir şeyi iyi öğren-mekten sevinç duyar. Telefona cevap verirken söylenecek sözleri, hattın öteki ucundaki kişiyle nasıl konuşacaklarım ve nasıl mesaj bırakacaklarını çalışırlarsa, telefondaki terbiyeli konuşmalarından hoşnut olur ve coşku duyarlar. Birlikte tele¬fona nazik bir şekilde cevap vermek üzerine konuşun. Teybiniz varsa, konuşmayı banda çekin ve telefon konuşması egzersizleri yapın. Anne-babalar çocuğun muhtemelen karşılaşacağı konuşmalarla ilgili rol yapabilir. Çocuğun arayanın söylediklerini not etmeyi öğrenmesi için mutlaka bir bloknot bulundurun. Bandı birlikte dinleyin ve birçok olumlu geri iletimde bulunun. Yetişkinlerin telefonlarının çocukların telefonlarından önce gelmesi kuralını koyun. Bu çocuklara haksızlık gibi gelebilir, ancak büyüklere
saygıyla ilgili bir şeyler öğretir ve aynı zamanda gelen telefonların sırasıyla ilgili bir düzen anlayışı da sağlar.

Kullanılacak Kelimeler

Kullanılacak Kelimeler
Basit kelimeler ve basit kurallar bütün bir ömür boyunca sürecek terbiye öğreniminde uzun bir zaman alır. Aşağıdaki cümle ve kurallann bir listesini yapın, bunlar üzerinde konuşun ve sonra bunlan herkesin görebileceği bir yere asın.
Kelimeler: Lütfen. Teşekkür ederim. Hayır, teşekkür ederim. Bir şey değil. Özür dilerim. Nasılsınız? Teşekkür ederim, siz nasılsınız? Sizi görmek ne güzel.
Kurallar: Size hitap edildiği zaman konuşun. Başkaları hakkında fısıldamayın ya da onlann sırlannı açıklamayın. İncitecek sözler kullanmayın. Güzel bir Türkçeyle konuşun. Güzel bir şey söyleyemeyeceksen, hiçbir şey söyleme.

Bölme İşareti

Bölme İşareti
Çocuklar anne ve babalarını her türlü farklı durumda bölme eğilimi taşır. Onları başkalannın yanında düzeltmek ve utandırmak yerine, sizi böldükleri zaman kullanacağınız; elin kulağa götürülmesi, parmakların şaklatılması ya da bir parmağın ağıza doğru götürülmesi gibi bir işaret üzerinde anlaşın. Sizi bölmeye başladıklarında onlara bu işareti verin. Bu, üzerinde çalıştığınız başka terbiye kuralları için de uygulanabilir. Aynı zamanda çocuğunuza gerçekleştirmeye çalıştığı davranışla ilgili küçük bir hatırlatmadır. Çocuğunuzu başkalannın yanında utandırmazsanız, ona aynı zamanda başkalannın duygulanna saygı göstermek açısından da örnek olursunuz.

Konuşmaya Başlamak

Konuşmaya Başlamak
Ne zaman dinlemek, ne zaman konuşmak ve bir sohbette başkasını kesmeden nasıl söz almak gerektiği gibi konuşma becerilerini öğrenmek zordur. Çoğu zaman çocukların söyleyeceği çok şey vardır ve kardeşlerin biri sözünü keserek kendi söylemek istediğini anlatmaya başladığında deliye dönerler. Herkesin söylemek iste¬dikleri şeyler bitinceye kadar beklemesini isterler. Bu ise olayda yer alan diğerlerini engeller, çünkü onlar da sohbete katılmak ister. Bir oyun düzeninde sohbette boşlukların bulunduğu ve bir başkasının görüşleriyle devreye girdiği bir sohbet egzersizi yapın. Yetişkinler, "şimdi" diye¬rek söze girmeye elverişli anlara işaret edebilir. Birisi başkalarının söze girmesi¬ni engelleyecek kadar uzun konuştuğunda işaret verin. Bu oyunu sık sık oynayın, çünkü nasıl dinlemek ve bir soh¬bete nasıl katılmak gerektiğiyle ilgili harika bir anlayış geliştirir.

Yapma Demeyin

Yapma Demeyin
Çocuğunuzu iyi terbiye etmeye niyet ettiğiniz için vereceğiniz dersleri niçin terbiyeli bir şekilde ilet-meyesiniz? "Dirseklerini masaya koyma", "Telefonda böyle konuşma" ya da "Eşyalarını evin orasında burasında bırakma" türünden olumsuz yorumlar yap¬mayın, çocuk savunmaya geçeceği için işe yaramaz. Burada yeni bir yaklaşım önereceğiz. Olumlu yorum¬lan kullanarak çocuğu olumlu davranışlara yönlendire¬bilirsiniz. Örneğin: "Telefonda şu anda olduğu gibi daha güçlü ve berrak bir sesle cevap vermeni seviyo¬rum", "Çatalını böyle tutarsan, daha güzel görünüyor", "Lütfen benimle konuşurken bana bakar mısın" ya da "Büyükanneni kapıda karşılaman güzel olur." İçiniz¬den "yapma" demek geldiğinde, derin bir nefes alın ve bu eski alışkanlığı değiştirin. Ebeveynlik yapma stili¬nizi değiştirmek suretiyle daha iyi bir terbiye örneği vereceksiniz.

Sofra Adabı

Sofra Adabı

İnsanların çoğu, aşağıdaki sofra adabı kural¬larını uygular:
• Yemeğin bulunduğu tabağın uzatılmasını
rica etmek.
• Çatal, bıçak ve kaşığı düzgün biçimde kul¬
lanmak.
• Dirseklerini masaya koymamak.
• Masadan kalkarken özür dilemek.
• Herkes yemeğini bitirene kadar sofrada
beklemek.
• Ağız kapalıyken çiğnemek.
• Sakin oturmak.
• Yemeye başlamadan önce yemeği pişirenin
masaya oturmasını beklemek.
• Lütfen ve teşekkür ederim demek.

Adabın edinilmesi için egzersiz yapılmalıdır. Bunun örneklenmesi de gerekir. Küçük çocuklar yukarıda sıralanan kuralların hepsini yapamayabilir, ancak ailenin öteki fertlerinin sofrada böyle davrandığım gördükçe, onlar¬dan öğreneceklerdir. Ailenizin uymak istediği sofra kurallarının bir listesini çıkartın. Bu listeyi yemek masasının yakınına asın. Her hafta bir kuralı seçip üzerinde çalışmak yararlı olur. Yemeğe başlamadan önce bu kuralı söyleyin ve herkes kendisini gözlesin. Yemekten sonra bu kuralı uygulamada başarılı olduğunu söyleyen, kendisine bir yıldız koyabilir.

Selam Vermek

Selam Vermek

Bir çocuğun sahip olacağı en basit ve en takdir edilen terbiyeli davranış, nazik bir şekilde selam vermesidir. Çocuklar yaşlarına göre farklı yeteneklere sahip olur. Üç ya da beş yaşındaki bir çocuk birisine bakar, "Merhaba" der ve belki de el sıkar. Altı ile dokuz yaşındaki çocuk basit bir tanıştırma işlemini yerine getirebilir: "Anne, bu Jale. Jale, bu annem." On yaşındayken çocuk arka-daşlarını hazır bulunan büyüklere tanıştırır ve onlara arkadaşı hakkında nasıl tanıştıkları ya da sevdiği bir faaliyet gibi bir bilgi verir. Eğer (sekiz ile on iki yaş arasındaki) çocuk hiç kimse tarafından tanıştmlmazsa, kendini büyüklere tanıtmayı bilmelidir. Yetişkinlere, kendileri çocuğa başka bir biçimde hitap etmesini

söylemediği sürece, Hanım ya da Bey diye hitap etmek âdettir. İnsanları selamlama talimi yapın. Çocuğunuza selamlamadan sohbete geçişi göstermeyi deneyebilirsiniz. Nazikçe selamladıklarını gördüğünüzde onları mutlaka övün.

Ahmet Lütfen Dedi

Ahmet Lütfen Dedi
"Lütfen" ve "Teşekkür Ederim" alışkanlığını kazanmak için eğlenceli bir oyun oynayalım. Birisi ilk başta lider olsun. Lider her komuttan önce "Lütfen", her komuttan sonra da "Teşekkür Ederim" desin. Komutlar, "Lütfen burnunuza dokunun", "Lütfen gözlerinizi kapayın" ve "Lütfen halka halinde dönün" gibi basit olmalıdır. Eğer lider "lütfen" demeden komut verir ve oyunculardan biri bu komutu yerine geti¬rirse, o oyundan çıkar. Lider de her komut yerine getirildikten sonra, "Teşekkür ederim" demezse, oyundan çıkar. Bu durumda oyun¬dan çıkmış olanlardan biri lider olur. Haydi, oynamaya başlayın. Ne kadar çok oynarsanız, bu alışkanlık da o kadar yerleşir.

Terbiyenin Olmadığı Bir Hayat Düşünün

Terbiyenin Olmadığı Bir Hayat Düşünün
Şimdi yapılacak olan, terbiyenin olmaması durumunda hayatın nasıl olacağına ilişkin grup halinde masal anlatma faaliyetidir. En yaşlı olan, "Evvel zaman içinde, hiç kimsenin iyi terbiye almadığı bir ülke varmış" diye masala başlasın. Mümkün olduğu kadar hayal gücünü kulla¬narak, herkes evde, masanın etrafında, işte, çocuk bahçesinde, markette, telefonda vb. saygının ve başkalarına dikkatin olmadığı bu ülkeyle ilgili hikâyeye bir şeyler katsın. Herkes eğlenmeye devam ettiği sürece masalı sürdürün. Daha sonra bu terbiyesizler ülkesi ve buradaki insanların aslında birbirlerini dikkate alarak nasıl davranmaları gerektiği üzerine sohbet edin.

En Önemli On Terbiye Kuralı

En Önemli On Terbiye Kuralı
Terbiye söz konusu olduğunda, bunu tanımlamak ve öğret¬mek size, ebeveyne kalmış bir şeydir. En önemlisi, çocuklar sizi kopya edecektir; bu nedenle paslanmış becerilerinizi temizlemek zamanı gelmiştir. Her çocuğunuzun sahip olmasını istediğiniz on davranış şeklinin listesini yapın. Birlikte her hafta bir tanesini seçerek bunlar üzerinde on hafta çalışın. Bu davranış listesini çocuğunuzun sık sık göre¬bileceği bir yere yazın. Her yeni terbiyeli davranışını eklediğinizde, bir öncekiyle ilgili çocuktaki olumlu geri ile¬tim mutlaka devam etmelidir. Eğer etraflarındaki yetişkinler¬den gülümseme ve onay görürlerse, çocuklar terbiyeli davranışları çabucak öğrenir. Eğer listeniz açısından yardıma gereksinim duyuyorsanız, bundan sonraki faaliyetlerden her biri yaşa uygun terbiyeli davranışı aktaracaktır.

Terbiye

Terbiye
Terbiye, yalnızca başka insanların duygularının farkında olunduğunu yansıtan özgül davranışlardır. Başkalarına! duygularına saygılı, toplumsal açıdan onaylanan ve beklenen davranışları öğrenmek zaman ve çaba gerek¬tirir. Öğrenme her gün ailenin içinde, eylem örnekleri ortaya kondukça ve değerler üzerinde konuşuldukça gerçekleşir. Terbiyeli bir çocuk başkalarıyla olumlu geri iletim alan bir tarzda kendinden emin olarak etkileşim içine girer; terbiyeli davranışın sürmesini teşvik eden de bu olumlu geri iletimdir.
"Terbiye duyarlı bir şekilde başkalarının duygularının farkında olmaktır. Bu farkmdalığa sahipseniz, hangi çatalı

Değişim Tohumları

Değişim Tohumları

Yeni davranışların gelişmesi zaman alır. Herhangi bir tohum alın ve bir kaba dikin. Tohum arzu edilen değişikliği temsil eder. Çocuğa yeni davranışın tıpkı tohum gibi nasıl kök salacağını açıklayın. Çocuk tohumu her gün sulasın ve aynı zamanda kendi değişimini gerçek¬leştirmeye gayret etsin. Yeşil yapraklar çıktığında, çocuk da kendi davranışını değiştiriyor olmalıdır. Bu bitki, bakıcıya da gelişmenin zamanla gerçekleşeceğini hatırlatacaktır. Bitki gibi, çocuk da yavaş yavaş gelişir.

Birlikte Yemek Pişiri

Birlikte Yemek Pişirin
Başka kültürleri deneyerek ufuklarınızı genişletin. Bir yerel yemek seçin ve birlikte pişirin. Mönü olasılıklarını araştırın ve hangi yemeği kimin hazırlayacağına karar verin. Çocuklara paylaşılacak bir öykü, şarkı ya da şiir bulma görevi verin. Söz konusu ülkenin kısa tarihi veya geleneklerini incelemek ya da odadan dışarı çıkıp o kültürün giysilerine benzer giyinerek içeri girmek eğlenceli olacaktır.

Taşı Ovalamak

Taşı Ovalamak
Her insanın evde bağırıp çağırmak, birisini kıskanmak, parmak emmek ve yemin etmek gibi sevmediği bir davranışı vardır. Çocuğunuzun değiştirmek istediğiniz bir davranışı varsa, farklı bir yöntem izleyin.

Bu davranışı değiştirmesini talep etmek yerine onunla bu davranış üzerine konuşun. Bu davranışı sevip sevmediğini ya da buna son vermek için adım atmak isteyip istemediğini ortaya çıkartın. Bunun pek kolay olmayacağını, ama kendisine yardım edeceğinizi söyleyin. Birlikte bir taş edinin. Parlak güzel bir taş! Bu taş cepte ya da bir kesenin içinde taşınacaktır.

Çocuğa ne zaman son vermek istediği davranışı yapmak üzere olduğunu hisseder ise, taşı ovalaması, olumlu şeyler düşünmesi ve kendisine bu davranıştan kurtulacağını tekrarlaması gerektiği söylenmelidir. Bir süre sonra çocuğunuzun artık o taşa ihtiyacı kalmadığında, birlikte bir deniz, göl, dere ya da havuz kenarına gidin. Taşı suya atsın. Taşı atarken, "'den kurtuldum!" diye haykırsın. Gösterdiği her çabayı takdir etmeniz ve desteklemeniz çok önemlidir.

Öğretme Fırsatı

Öğretme Fırsatı
Ailenizdeki çocuklar, teypte bir melodiyi çalmak, top atmak, başka birinin elbiselerini giymek, bir sanat projesi yaratmak, şiir yazmak gibi iyi yaptıkları bir faaliyeti seçip büyüklere öğretsin. Çocuğunuza size öğretme fırsatını tanıyın. Bu onlarda özdeğer duygusu oluşturacaktır. Yetişkinler, biraz durup düşünün: Çocuğunuzun size bir şeyler öğretmesine ve yol göstermesine hazır mısınız?

Etrafınızda Yeni Şeyler Bulmak

Etrafınızda Yeni Şeyler Bulmak
Çocuklarınızla birlikte çevrede yürüyüşe çıkın. Amaç daha önce görmemiş olduğunuz şeyleri bulmaktır. Mümkünse, hiç kimsenin daha önce görmemiş olduğu en az bir şey keşfetmeye gayret edin. Eğer çevreniz hep birlikte yürüyüşe müsait değilse, herkesi okula, işe, yola aynı görevi vererek gönderin: Günlük çevrelerindeki nesnelerin farkında olmak ve daha önce görmedikleri bir şey bulmak. Akşam yemeğinden sonra herkes ne bulduğunu anlatabilir.

Bez Bebek Oyunu

Bez Bebek Oyunu

Ebeveynler olarak kimi zaman koyduğumuz kurallar "Gözden uzak, gönülden de uzak" haline gelir. Bakıcının gözü önünde belli bir tarzda davranan ve bakıcı uzaklaşır uzaklaşmaz davranışını değiştiren çocukların yarattığı düş kırıklığını çocuklara göstermek için aşağıdaki oyunu oynayın:
Bakıcı, bebek sahibinin (çocuk) kendisini istenen bir pozisyonda bir yere koymasını bekleyen bez bebek rolünü oynar. Bebek sahibi baktığı sürece bebek bu pozisyonu korur. Grubun öteki mensupları bebek sahi¬bine bloknotları istif etme, bir kitaptan bir sayfa okuma gibi görevler verir. Bebek

sahibinin arkasını döndüğü veya bakışını çevirdiği her sefer, bebek yer değiştirir ve bebek sahibi dönüp bebeği gene aynı pozisy¬ona getirmek zorunda kalır. Bu, çocuklara bakıcının koyduğu kurallara uymadığı ve bakıcının sürekli dikkat etmesi gerektiğinde maruz kaldığı baskıyı anlatmanın eğlenceli bir şeklidir. Bir dahaki sefer yemek pişirirken, bez bebek oyununu anımsatın!

İlerleme Grafiği

İlerleme Grafiği
Çocuklar çoğu kez hem anne-babalarmdan hem de toplumdan yaptıkları şeyleri mükem¬mel yapmalarının beklendiği izlenimini alır. Bir hedef konulur ve bu hedef ya
gerçekleştirilir ya da gerçekleştirilmez. Bugün "ilerleme"den söz etmeye
başlamak için önemli bir gündür. İlerleme bir hedefe ya da yapmak
istediği bir değişikliğe doğru yürüyen bir kişinin attığı bir dizi
adımdır. Çocukların ilerleme yönünde adım atmayı öğren¬meye ihtiyacı vardır. Çocuğunuzun bir hedef ya da
gerçekleştirmek istediği bir değişikliği seçmesine
yardım edin. Bir merdiven çizin ve her basamağa
erişilmek istenen hedefe ya da değişikliğe
ulaşmasında çocuğunuza yardım edecek bir şeyi
yazın. Her adım atıldıktan sonra, o basamağı
çizin. Her adım atıldığında coşkulu olun ve
hedefe ulaştığında mutlaka bir kutlama töreni
düzenleyin.

Değişim Bir Maceradır

Değişim Bir Maceradır
Hayat değişikliklere aittir. Aynı kalan çok az şey vardır. Eğer çocuklar değişimi bir macera, bir meydan okuma ya da bir fırsat olarak görmeyi öğrenirse, yeni şeyler denemek için özgüven kazanırlar. Çocuklar daha iyi olmaları için spor yapmaya veya müzik aletleri çalmaya teşvik edilir. Alışılmış şeyleri değişime daha hazırlıklı olmak açısından farklı şekillerde yapmak niçin teşvik edilmesin? Alışılmış şeyleri değiştirmek ve bilinmeyene doğru atılmak egzersizleri yapın. Bazı önerilerde bulunalım:
Ailenizden hiç kimsenin bilmediği bir yere gidin.
Hiç kimsenin bilmediği, kamp kurma, kayak yapma, bovling
oynama gibi bir faaliyet seçin ve bunu yapın.
Ailede hiç kimsenin hakkında bir şey bilmediği bir konuyu
araştırın.
Ailede yapılan işlerin sırasını değiştirin.
Evinize yeni birisini davet edin.
Maceradan korkmayan ve yeni şeyler deneyen bir ailenin kendine özgü bir yaşamı vardır. Böylesi bir yaklaşım hayatın sunduğu olanaklarla ilgilenen cesur

Bir Sözleşme Düzenleyin

Bir Sözleşme Düzenleyin
123 ve 124'deki küçük değişiklikler evinizi daha olumlu bir yer haline getirirse, niçin ailenin başarısını ve gelecek hedeflerini bel-geleyen küçük bir kutlama düzenlenmesin? Hep birlikte bir sözleşme yapın ve birlikte olabileceğinizin en iyisini olma hedefini koyun.
"ailesinin fertleri olarak bizler ailemizin
mümkün olduğu kadar sevecen ve saygılı hale gelmesi için elimizden geleni yapacağız" benz¬eri bir sözleşme yazın. Altına en küçükten başlayarak herkesin adı konsun. Grup olarak herhangi bir hedef belirlemede serbestsiniz. Herkes adının karşısına imza atsın. Ailelerin de kulüpler gibi olamayacağını kim iddia edebilir?

Değişim Zihnin Bir Yaklaşımıdır

Değişim Zihnin Bir Yaklaşımıdır
Herkes aynı ev ortamında yaşamak durumun¬da olduğu ve bunun mümkün olduğu kadar neşeli hale getirilmesi için çaba göstermek gerektiğini düşündüğü için şunları dikkate alın:
• 123'de yaptığınız listeyi herkesin göreceği
bir yere asın.
• Herkes listeye baksın ve olumlu bir
değişim yaratmak için sesini alçaltmak,
ödünç almadan sormak veya kendi kendine
etrafı toplamak gibi yapabileceği küçük
şeyleri düşünsün.
• Herkesin düşündüğü küçük değişikliği yap¬
maya başlayacağı bir gün belirleyin.
Not: Davranışları değiştirmek çok zor¬dur. Bu nedenle birisinin çaba göster¬diğini gördüğünüz zaman mutlaka "aferin"

Neyi Değiştirmeli?

Neyi Değiştirmeli?
Aile içinde yaşayan herkes aile yaşamında sevilecek ve sevilmeyecek şeyler olduğunu bilir. Her zaman sabah gürültüsü, ortadan kay¬bolan eşyalar, telefonu tekeline alma ya da dağınık bir oda gibi değiştirilmesi gereken alan¬lar söz konusudur. Her zaman iyi geceler demek, okul dönüşü poğaçaları ya da Bayram Yemeği gibi hiçbir zaman değişmemesini umduğumuz şeyler olacaktır. Herkesi bir araya toplayın. Herkes ilkönce değişmesini istemediği iki şeyi, sonra da değişmesini istediği iki şeyi söylesin. Aile fertlerinin değişmesini istedikleri şeylerin bir listesini yapın. Düşünün ve bunlar hakkında azarlamadan ya da suçlamadan eğlenceli bir tarzda konuşun. Şunu unutmayın: Eğer ailede herkes aynı şeyleri sevseydi, hayat ne kadar sıkıcı olurdu!

Değişime Açık Olmak

Değişime Açık Olmak
Yaşamak, değişmeyi ve gelişmeyi içerir. Eğer aile içinde değişimi canlılığı tanımlayan şey olarak görürsek, çocuklarımızın zihninde değişimin beklenen bir hayat serüveni olduğu tohumunu atmış oluruz. O zaman değişim, günlük hayatın heyecan verici bir parçası, kural gibi kolayca kabul edilebilir bir şey haline gelir. Bu nedenle bir daha hayatın bir sürprizi kapınızı çaldığında kapıyı coşkuyla açın.
'Değişmezsek, gelişmeyiz. Gelişmezsek, yasamıyoruz demektir."